Üstad Fulcanelli
20. yüzyılın başlarında yaşadığı tahmin edilen Fransız simyacı Fulcanelli, 1922 yılında yazdığı Katedrallerin Sırrı kitabı ile dünya üzerindeki neredeyse tüm kimyacıların dikkatini üzerine çekmiştir.
Sadece döneminin değil tüm zamanların en iyi kimyagerlerinden kabul edilen Fulcanelli, yaptığı deneyler ve çalışmalarla her zaman bir adım önde oldu diğer kimyagerlerden. Pek çok kimsenin yapmaya cesaret dahi edemeyeceği deneyler yaptı, ve bu deneylerde yaşlanmanın önüne geçecek bir formül elde ettiği bile iddia edilir.
Hatta bunlardan çok daha fazlası…
Fulcanelli’nin ününün tüm dünyada duyulmasının ardından, İngiliz yazar Louis Pauwelse, Büyünün Şafağı adlı bir kitabı kaleme aldı ve bu kitapta onun hakkında şaşırtıcı birçok bilgiler vardır.
Ayrıca kitapta, Fulcanelli’nin öğrencisi Eugene Canseliet’in oldukça iddialı bir açıklaması da bulunuyor. Canseliet, Fulcanelli’nın kendisine 1922’de çok az miktarda simyasal “telkin pudrası (tozu)” verdiğini ileri sürüyordu. Ayrıca, onun 100 gram kurşunu altına dönüştürmesine izin vermişti. Canseliet, kitabın giriş bölümünü yazan Walter Lang’a, deneyi Sarcelles’deki gazhanede yaptıklarını da söyledi. Bu akla gelmeyecek mekânda yapılan deneyin iki de tanığı vardı: Sanatçı Jean-Julien Champagne ve Gaston Sauvage adlı genç bir kimyacı.
Fulcanelli, 1926 yılında yaşadığı Paris'ten ayrılmış ve 1936 yılına kadar onu gören kimse olmamıştır. II. Dünya Savaşı sırasında Alman ajanları tarafından tüm Fransa'da didik didik aransa da izine ulaşılamamıştır.
"Taş önce ağaca ve akabinde yıldıza nasıl dönüşür?" bilmecesiyle başlayan Katedrallerin Sırrı isimli kitabında simyanın yanı sıra, atomu parçalamaktan ve nükleer enerjiden de bahsetmiştir. 1945 yılında Amerikan generali, savaştan önce nükleer enerjinin tehlikeleri üzerine Fulcanelli ile görüştüğü tahmin edilen Sovyet asıllı Fransız kimyacı Jacques Bergier ile konuşmuş ancak Fulcanelli'nin yeri ile ilgili tatmin edici bir cevap alamamışlardır.
1953'te Fulcanelli'nin öğrencisi Canseliet, İspanya'da eski ustası ile görüştüğünü iddia etmiş ve 1926'daki son görüşmelerinde 80'li yaşlarında olan Fulcanelli’nin, yaklaşık 30 yıl geçmesine rağmen en fazla 50 yaşında göstermekte olduğunu vurgulamıştır. Fulcanelli'nin kimya konusunda eğitim aldığı ustasının kim olduğu bilinmemekle birlikte; Canseliet, en azından teorik eğitimini 15. yüzyılda yaşamış alman kimyacı Basil Valentine'dan almış olabileceğini iddia etmiştir.
Bir diğer iddia da kendisi gibi kimyacı olan eşiyle birlikte çalışmış olabileceğidir. 1937 yılında Paris'te Bergier ile görüşen Fulcanelli, nükleer enerjinin çok dikkatli kullanılması gerektiği konusunda Bergier'nin asistanlığını yapmakta olduğu atom mühendisi André Helbronner'i uyarmasını istemiş ve nükleer silahlanmanın gezegene verebileceği hasarlardan da bahsetmiştir.
Bergier'in felsefe taşıyla ilgili sorusunu da "asıl hedef metallerin yapısını değiştirmektir lakin deneyi yapan kişinin de yapısı değişir. Bu, zaman içerisinde birkaç kişi tarafından tekrar tekrar keşfedilebilen kadim bir sırdır. Ne yazık ki sadece bir avuç insan bunda başarılı olabildi." şeklinde yanıtlamıştır.
Brezilya'lı yazar Paulo Coelho'nun 1986'da yazdığı ve eleştirmenler tarafından "bir fenomen" olarak nitelendirilen Simyacı isimli kitabı Fulcanelli'nin öğretilerini baz almaktadır. Fulcanelli'yi canlı olarak gören son insanlardan Jacques Bergier, 1978’de Pariste, Eugène Canseliet de 1982'de hayatını kaybetmiştir.
Fulcanelli'yi 1953'ten sonra gördüğünü iddia eden kimse olmamış ve Fulcanelli, gerçek ismi de dahil olmak üzere pek çok sırla birlikte ortadan kaybolmuştur. Canseliet'in öğrencilerinden biri olan Patrick Rivière'e göre ise Fulcanelli 1923'te ölen fransız kimyager ve mucit Jules Violle'nin takma adıdır.
Aralarında Fulcanelli'nin öğrencilerinden Eugène Canseliet, Jean-Julien Champagne ve Jules Boucher gibilerinin de bulunduğu Heliopolis kardeşliği isimli, Fulcanelli'nin öğretilerini merkez alan bir gizli örgütün çalışmalarına devam ettiği söylenmektedir.
Alıntı...
Alıntı...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder