Türklerin kullandığı yağmur yağdıran sihirli taş “YADA TAŞI”
Türklerin kullandığı yağmur yağdıran sihirli taş “YADA TAŞI”: Antik medeniyetlerin bir çoğunda kutsal ve tılsımlı olduğu kabul edilen çeşitli objeler bulunmaktadır ve bu objeler ait olduğu topluluğa çeşitli güçler kazandırdığına inanılır, bu objelerden biri de yada taşlarıdır. Fakat Bu taşların gizemi ne yazık ki tarih sayfalarına gömülmüş durumda. Ancak pek çok mitolojide ve tarihi yazıtlarda, bu tür kutsal ve sihirli taşlara rastlamak mümkün. Adına ne derseniz deyin bu sihirli taşlar, savaşlarda ve kıtlık dönemlerinde, derin bir gücün kullanılmasını sağlamıştır. Mensubu olduğumuz medeniyet ise çok eskilere dayanmaktadır, her medeniyet kendi halkının refahı için çeşitli yöntemler kullanıyordu, eski türklerin kullandığı yöntem ise, kutsal ve doğaüstü güçleri olduğuna inanılan yada taşlarıydı, diğer bir ifadeyle yağmur yağdıran taşlar.
En yaygın inanışa göre bu taşlar, göklerden gelerek Türklere hediye edilmiş, yüzyıllar boyu Türk Şamanları ve Türk komutanlarınca kullanılmıştır.
Bir çok kaynakta “yada” taşından yağmur taşı olarakta övgüyle bahsedilmektedir, bu taşlar, eski türkler taradından, yağmur kar fırtına gibi doğal olayları meydana getirmek için kullanılıyordu, peki yada taşları gerçekten doğaüstü güçlere mi sahipti.
Maddenin niteliklerine hükmetmek, meteorolojik olayları yönetmek. insanoğlunu hep meşgul etmiştir, Avrupa’daki sıradan madenleri altına çevirme girişimleri Simya biliminin asıl konusunu oluştururken, Türklerde ise ya da işlemi doğal olaylara müdahale etme çabasıdır. Yağmur veya kar yağdırmak bu çabanın en çok denenen kısmını oluşturur. türklerin islamı kabul etmesiyle birlikte, bu uygulamanın yerini kısmen Yağmur Duası almıştır.
Marco Polo,Türkler’le karışan Keşmir halklarında da ya da Taşı ve yağmur yağdırma sanatının bulunduğunu yazar. Moğol döneminde Farsçaya geçen Yadamışı ve Cadamışı deyimleri sihirli güçlerle yağmur yağdırmak anlamına gelmektedir. Türkler’in ya da Taşı’nı kullanmaları üzerine onlarca kaynakta ayrıntılı kayıtlar vardır. Örneğin bir eserde şöyle denilmektedir:
“Türkler arasında, türlü renk ve cinsleri olan Yada Taşı vardır ki onun madeni Hıtay ve Tavgaç Dağları’ndan çıkar. Bu taş aracılığı ile yağmur, kar, dolu çekilir. Türkler, bu sanatı bilip uygulayanlara Yatçı derler. Bu işte yetenekli olanlar, köyün bir yanına yağmur ve kar getirdiklerinde, köyün öbür yanında Güneş açar. Türkler bu taşı yanlarında taşırlar ve bu taş sayesinde düşmanlarına üstünlük sağlarlar. Türkistan’da bir tepeden çıkan bu taşları kentlere götürürler, suya asar ve yağmur yağdırırlar.”
Yada taşı pek çok tarihi kaynakta ve özellikle Çin kaynaklarında sayfalar dolusu bahsedilen tılsımlı ve efsanevi bir taştır. Yada taşı sayesinde Türkler, diledikleri zaman yağmur ve kar yağdırabiliyorlardı. Türklerin elindeki Yada taşları hakkında Çin kaynaklı bir çok tarihi kayıtlarda Yada taşları ile ilgili anlatılanların bir rivayetten ibaret olmadığı, aksine aktif bir şekilde kullanıldığı ortaya çıkmıştır. Yada taşı yalnızca yağmur ve kar yağdırmak amacıyla değil, fırtınalar ve kasırgalar çıkarmak, bulutları dağıtmak, dolu yağdırmak, sis getirmek, tufan oluşturmak, şimşekler, yıldırımlar ve gök gürültüsü oluşturmak için de kullanıldığı söylenmektedir.
Abdülkadir İnan tarafından kaleme alınan Tarihte ve Bugün Şamanizm adlı eserinde yada taşlarından bahsetmiştir. Tang hanedanı eserlerine göre 449 yılı olaylarından bahseden bir eserde Yüeban halkının Yadacılar mahareti ile kendilerine saldıran Cücenlere karşı Yağmur ve fırtına çıkardıklarını belirten ifadeler geçmektedir.
1641 yılında Kafkasya’da seyahat eden Evliya Çelebi, seyahatnamesinde bir Türk şaman büyücüsünün efsunlarla bulutları toplayarak yağmur yağdırdığını anlatmaktadır.
Yakup El-Hamavi’nin eserinde Ahmed Es-Semani; Bir Türk kavmi olan Naymanların, Cengiz Han’la yaptıkları savaşta Yada taşını kullandıklarını aktarmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder