Bizler çevremizle ve Evrenle sürekli bir iletişim içindeyiz. Bu alışveriş manyetik ve enerjetik olarak gerçekleşiyor.
Son zamanlarda gerçekleştirilen bilimsel çalışmalar, bedeni terkederek aniden başka bir yerde ortaya çıkan fotonları ölçmeyi başardı.
Fotonların ortaya çıkış yerleri düşüncelerin nasıl ve nereye projekte edildiğine göre değişiyordu.
Çalışmalar, sözkonusu fotonlara niyet yüklendiğini dahi gösterecek kadar ileriye götürülebildi. Örneğin insanlar anksiyete halindeki bir süjeye sakinleştirici düşünceler projekte ettiğinde, testin süjesinin kalbi ve solunum oranları ve diğer belirtiler ani bir şekilde düştü.
Yani bilim karartılmış bir odayı terkeden fotonları ölçtü ve gördü, ve aynı zamanda niyet yüklenmiş enerjinin sonuçlarını da gördü; ki bu da düşüncenin ve niyetin enerjisini, gücünü ispatlıyordu.
Fotonlar ışıktır. Yani minik ışık parçacıkları bizler farkında bile olmadan düşünce ve duygularımızı sürekli olarak Evrene taşıyor.
Bu yayınladığımız enerji birşeyleri etkileyebilir ve etkiliyor. Bu bilgi içinde bir sorumluluğu da taşıyor;
Yayınladığımız düşünce ve enerjilerin farkında olma sorumluluğunu.
Düşüncelerimizi pozitif tutmak ve huzurlu bir farkındalık halinde yaşamak bütün gezegeni etkileyebilir ve etkiliyor da.
Yıldızların geceyi aydınlattığı gibi, sevgimiz de karanlığı aydınlatabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder