Hilal
Hilal kısa süren bir süreçtir. Karanlık Ay’dan sonra yaşlı koca karı tanrıça, yeni bir döngüye girer, saflaşır ve Bakire Tanrıça olarak hilal sürecinde karşımıza çıkar.
Bereket, sevgi ve neşenin ve umudun sürecidir. Bu süreç bir tür yenilenme ve büyüyen ay devresinin başlangıcı olduğu için yaratmak istediğimiz süreçler için uygun bir gündür. Artemis bakire tanrıça olarak hep hilal ile sembolize edilir. Bakire Tanrıça’nın özelliği cinsel ilişkiye girmemiş olmasından çok, masumiyeti, saflığı ve bağımsızlığı ile alakalıdır. Dişil enerji daha zayıftır ve eril ile dengelidir. Haliyle bu tarz çalışmalar için uygundur. Yeni iş fırsatlar, yeni başlangıçlar değişimler yaratma, hayvanlarla ilgili çalışmalar, duygulardan arınma, dişil enerjiyi eril ile dengeleme ve yeniliklere niyet etme için güzel bir süreçtir. Ayrıca bu süreç neşe dolu bir süreçtir ve umudu taşır, geleceğe dair umut ve neşeyle yürümek için uygun çalışmalar yapılabilinir.
Büyüyen Ay Süreci – İlk dördün
Hilal ile Dolunay arasındaki sürece büyüyen ay süreci denir. Büyüyen ayda lunar enerji giderek artar. Bu süreçte hayatınıza yeni şeyleri çekmek ve çağırımlar gibi çalışmalar uygulanır. Ayrıca hayatınızda var olan bazı şeyleri (duygular, para, iş durumu, spiritüellik vs.) geliştirmek içinde büyüyen ay süreci seçilmelidir. Çünkü büyüyen ay aynı zamanda hayatımızda ki dilek ve olaylarında büyüyüp gelişmesini sağlar. Ayrıca girişimlerde cesaret içinde faydalıdır.
İlk dördün yarım daire şeklinde ayın gözükdüğü süreçtir (D harfi gibi). Bu süreçte büyüyen ay gibi gelişme ve büyüme ile alakalıdır. Motivasyon, şans çalışmaları, yeni arkadaşlıkalr kurmak veya mevcut olanları güçlendirmek, ilişkileri sağlamlaştırmak için yapılacak çalışmalar açısından uygundur.
Şişkin Ay Devresi
Önemli değişimlerin yapılabileceği bir süreçtir. Bu süreçte her şey durgunlaşmış gibi gelebilir veya hissiyatlarda bir durgunluk olabilir, bu durumda sıkıntı yapmayın. Gebelik süreci gibidir zira Büyüyen ay sürecinde ki şişkinlik devresinde Bakire Tanrıça artık hamiledir, sabır ve bekleme sürecidir. Daha çok dolunay sürecinde yapılacak planlarla haşır neşir olunur. Sabır çalışmaları için uygundur. (Küçülen Ay sürecinde ki şişkinlik evresinde ise yine bir sakinlik söz konusudur. Ay döngüleri büyüyen ve küçülen Ay devrelerinde kendilerini tekrar eder.)
Dolunay
Dolunay süreci artık Tanrıça’nın kozmik anne formunda olduğu ve lunar enerjinin hat safhaya yükseldiği süreçtir. Bu noktada enerji çok yükselir ve her tür çalışma yapılabilinir. Dolunay auraları besler ve insanların içsel enerjilerini güçlendirir. Ayrıca sezgiler, hisler ve durugörü gibi duyular dışı algılamalar daha da güçlenir, bu tarz görü ve sezgi çalışmaları için de idealdir. Mutlaka meditasyonla, çeşitli ritüellerle veya görü çalışmalarıyla geçirilmeli ve Dolunay’ın enerjisiyle bütünleşilmesi gereken bir süreçtir. Sağlıktan, işe, bilgelikten, ruhsallığa, ilişkilerden, değişim ve yaratımlara ve korunma (varlıklar, kazalar, insanlar, negatif enerjiler vs.) çalışmaları dahil her konuda çalışma yapılanabilinir.
Küçülen ay – Son dördün
Ay artık küçülmektedir. Tanrıça yaşlanmaya başlar ve bereketli doğurganlık sürecinden yavaşça karanlık-ölümsel sürece geçer. Bu sürede hayatımızda küçülmesini istediğimiz şeyler için çalışmalar yapılır. Örneğin hastalığın küçülmesi, zarar veren kişilerin azalması, çok yeme gibi hayatımızda “çok” ollupta bize zarar veren davranışların azalması gibi süreçler için çalışma yapılır. Ayrıca anlayış sağlama, hak arama, olaylara farklı açıdan bakma açısından faydalıdır.
Karanlık Ay veya Yeni Ay
[quote]Işıklar sönmüşse ve karanlıksa; ona da aldırma, ay ışığını seyret. Mevlana[/quote]
Bu süreçte Dünya’dan Ay gözükmez (karanlık tarafı gözükür). Ay takviminde “yeni ay” diye adlandırılan süreçtir. Burada çok önemli bir noktaya parmak basmak zorundayız. Yeni ay deyince belli bir kesim hilal ile karıştırıyor. Ay takviminde geçen yeni ay, karanlık ay sürecidir hilal değil. Bu yüzden başlangıçları değil sonlanmaları temsil eder. Yeni şeyler için değil hayatımızda bitmesini istediğimiz şeyler için çalışmalar yapılır.
Tanrıça artık siyah pelerinini kuşanmış ve yaşlı bilge kocakarı formundadır. Kadim efsunların, mistizmin, öte alemin, ruhların ve daha nice gizli, sır dolu bilgelikleri fısıldamaya başlamıştır. Karanlık ay’da her çalışma yapılmaz. Burada Tanrıça ölmez ama Tanrıça’nın Karanlık yüzü ortaya çıkar. Karanlık kötücül anlamda değildir, karanlık bilinmeyen ve tamamen manevi aleme dair olandır. Karanlık ay hayatımızda istemediğimiz şeyleri defetmek için ve bahsettiğimiz üzere hayatımızda bitmesini istediğimiz, sonlandırmaya niyet ettiğimiz şeyler için çalışma yapılır. Bağımlılıklardan kurtulma, gereksiz insanları, olayları ve travmaları geride bırakma zamanıdır. Kişinin içe dönüp bilinçaltını sorgulaması gerekir çünkü Karanlık ay bilinçaltının da derin karanlık sırlarını temsil eder. Karanlık ay da yapılacak meditasyonlarda bilinçaltımızda ve içsel derinliğimizde gizli kalmış yön ve duyguları keşfe çıkarız. Ayrıca yıkıcı enerjilerle de alakalıdır. (Yıkımında yeniden üretimin bir parçası olduğunu unutmayalım.) Sessizlik önemlidir bu günde, sükunetin bilgeliğini idrak etmek çalışmalar açısından daha faydalı olacaktır.
Döngülerin Döngüsü
Ay Tanrıçası her daim bu ay döngüleri sebebiyle su ile özdeşleştirilmiştir. Su gibi tanrıça’da akışkan ve değişkendir. Güneş Tanrı rahme doğru geri çekilip ölüm süreci yaşarken bile Ay Tanrıçası ölmes karanlıklara bürünür ve sonra karanlık cübbeyi atıp, beyazlarla bakire Tanrıça’ya dönüşür. O her daim vardır ve döngülerle alakalıdır. İşte bu yüzden spiral en kutsal sembollerinden biridir. Bu ay döngüleri de hayatınızda yapmak istedikleriniz ve çeşitli çalışmalar için baz alabileceğiniz önemli esbatlardır. Ayrıca çok önemli olmasa da ay döngülerinin yükselme ve batma zamanları da vardır ve ilginç bir şekilde bu da döngüseldir;
Görüldüğü üzere Ayın yükseliş ve batış süreçleri 3, 6, 9 yani 3’ün katları şeklinde değişmekte ve 12 saatlık bir döngüde yer almaktadır. Burada dahi gizli bir döngü mevcuttur. Bu felsefeyi idrak etmek Ay tanrıça’sıın en önemli sırlarından biri olan döngünün önemini kavramak demektir, zira zaman lineer değil döngüseldir. Tekrar veya Devresellik (döngü) yasası da buna işaret eder. O yüzden Zodyak, astrolojik haritalar döngüseldir veya o yüzden eski Türkler “çark-ı felek” yani kader çarkı demişlerdir. Aynı şekilde tarihinde tekerrü etmesi bundan dolayıdır. Tanrıça şu öğütü verir bize;
“Gözlemleyin, kendinizi, doğayı ve olayları, bunların arkasındaki gizli döngüyü fark edin. Bunu fark ettiğiniz takdirde, geçmişin, geleceğin ve şimdinin kadim bilgisine vakıf olacaksınız”.
Ay Tanrıçası’nı gördüğünüzde onu yeniden hatırlayın ve ona seslenin, onun bilgeliğini dileyin. Döngüleri tezahür ederken ruhumuzun döngülerinde, onun bilgelik dolu fısıltılarını dinlemeyi niyet edin. Hatırlayın onu her gökte gördüğünüzde, bilin onun efsunlu varlığını sihirli ışığı üzerinize düştüğünde.. Ve Ay dolun olduğunda, Ay Tanrıça’sının parlak yüzünü izleyin ve o yüzdeki kadim bilgeliği soluyun, böylelikle kutlayın onu, ışığı altında dans ederek; dualarla, meditasyonlarla ve içgüdülerinizden yükselen kadim ritmlerle… Ona seslenin ve yeniden onun bilgeliğini dileyin. Sadece ruhunuzu serbest bırakın onun sihirli akışına, ışığına ve onun kadim bilgeliğini hatırlayın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder